Hakkımızda

            Son çeyrek asırda uzay alanındaki gelişmeler ülkelerin gelişmişlik düzeyini, toplumun refahını, gelecekten beklentilerini ciddi ölçüde şekillendirmeye başlamıştır. Haberleşme, afet yönetimi, güvenlik, tarım, madencilik, şehir planlama ve daha pek çok alanda uzay bilimleri ve teknolojilerinin aktif olarak artan oranda kullanılmaya başlanılmıştır.

             Bu nedenle; Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi bünyesinde Uzay Fiziği, Uzaktan Algılama ve Uzay Teknolojileri Anabilim Dallarından oluşan Uzay Bilimleri ve Teknolojileri Bölümü kurulmuştur. Bölümüzde yer alan anabilim dalları kapsamında; günümüzde son derece stratejik önem kazanan uzay bilimleri ve teknolojileri konusunda lisans ve lisansüstü eğitim verilmesi, uluslarası düzeyde ve özellikle ülkemizdeki yetkin insan gücü açığının giderilmesi ve bu alanda bilime ve teknolojiye, ulusal ve uluslararası ölçekte katkı sağlanması hedeflenmektedir.

            Ülkemizdeki bazı üniversitelerde “Astronomi ve Uzay Bilimleri” ve “Uzay Mühendisliği” alanında eğitim veren bölümler başarılı bir şekilde öğretime devam etmektedirler. Ancak,  teknolojiyi kullanan bir toplum olmaktan öte yeni teknolojiler geliştirebilmek açısından (biyo teknoloji, uzay bilimleri ve teknolojileri gibi) çok disiplinli alanları bünyesinde barındıran yeni bölümlerin ve teknoloji merkezlerinin kurulmasına ihtiyaç vardır.

           Nitekim, 2002 yılında TÜBİTAK tarafından 300 araştırmacının istihdam edildiği Uzay bilimleri ve teknolojileri enstitüsü kurulmuştur. Benzer bazı özel ve kamu kurumlarının çalışmaları devam etmektedir. Ancak, en önemli sorunun yetişmiş insan gücü eksikliği olduğu görülmüştür.

          TÜBİTAK diğer hiçbir bilim dalı alanında yurtdışı yüksek lisans bursu vermemesine rağmen, Uzay Bilimleri ve Teknolojileri alanında yetişmiş insan gücü gereksinimini karşılayabilmek amacıyla  yurt dışı yüksek lisans bursu vermektedir.

Ayrıca;

—  Bilim tarihi açısından, gökyüzü, gökyüzündeki cisimler ve olaylar, insanlığın hep birincil derecede merak ettiği ve üzerine kafa yorduğu konular olagelmiştir. Günümüzde, yaşadığımız evrene ilişkin  gerek kuramsal ve gerekse de gözlemsel alandaki olağanüstü gelişmeler uzaya ilişkin düşüncelerimizin derinleşmesine neden olmuştur. Bu alandaki kuramsal ve gözlemsel çalışmalar, günümüz teknolojisine paralel olarak geliştirilen kendine özgü teknolojilerle desteklenmektedir. İnsanlık tarihi boyunca ilk sırada güncelliğini hep korumuş olan bu alandaki konuların kuramsal olarak inceleneceği, uygun tasarlanmış teknolojik teleskoplar ve uyduların teçhizatının geliştirileceği Uzay Bilimleri (Astronomi ve Astrofizik) ve Uzay Teknolojileri biriminin halen ülkemiz genelinde olmaması

—  Makro ve hatta kozmik ölçekte evrendeki olayları araştıran gözlem araçlarının günümüzün en sınırdaki  teknolojisi olması ve günümüz koşullarında bu teknolojik araçlara sahip olunması durumunda bile araştırmacı insan gücü açısından çok yetersiz kalınması

—  1993 tarihinde TUBİTAK bünyesinde kurulmuş olan Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu (BTYK)’nun belirlemiş olduğu, bilim ve teknoloji açısından Ülkemizin beş öncelikli konusundan birisinin Uzay Araştırmaları olması ve bu konuda insan gücü yetiştirilmesinin de vurgulanmış olması

—  BTYK’nın 31 Ağustos 2000 tarihinde hazırladığı “Türkiye’nin Ulusal Uzay Politikası Tasarısı için Genel Çerçeve” adlı dokümanında da yine Uzay Araştırmalarının Ülkemizin öncelikli araştırma alanları arasında sayılması

—  2005/9 nolu BTYK kararında yer alan uzay araştırmaları programında; uzay araştırmalarında dünya ile yarışabilir bilgi düzeyine erişilmesi ve insan gücü yetiştirilmesinin ulusal öncelikli alanlardan biri olarak yine vurgulanmış olması

—  Uzay araştırmalarının ulusal ve uluslararası düzeyde stratejik öneminin giderek artması,

—  Uzay teleskopları ve yeryüzündeki büyük teleskopların ürettiği gözlemsel verilerin çokluğu ve bunları işleyip yorumlayacak uzman elemanların dünya çapında eksikliği

—  Ülkemizin en büyük ve en donanımlı teleskoplarının TUBİTAK Ulusal Gözlemevi (TUG) bünyesinde Antalya’da bulunması ve söz konusu gözlemevinin yönetim, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin de yürütüldüğü binanın Üniversitemizin yerleşkesi sınırları içinde olması

—  Üniversitemizin Fen Fakültesi bünyesinde temel bilimlerin lisans ve lisansüstü düzeyde eğitim-öğretim yapıyor olmaları ve diğer birimlere ders ve laboratuar konusunda servis sağlayabilecek kapasitede olmaları

—  Üniversitemizde, temel mühendislik bölümlerinin lisans ve lisansüstü düzeyde eğitim-öğretim ve araştırma faaliyetlerine başlamış olması

—  Ülkemizin; teleskop ve teçhizatı yapımı, montajı ve işletiminde tamamen yurtdışına bağımlı olması

        Sonuç olarak, Uzay bilimleri ve teknolojilerine yönelik uzman personel yetiştiren ve eğitim veren kurumların yetersiz kaldığı bir gerçektir ve Uzay Bilimleri ve Teknolojileri Bölümünün bu önemli eksikliği gidermek açısından katkı sağlaması planlanmaktadır.

 

Eklenme tarihi :20.10.2022 16:10:09
Son güncelleme : 3.01.2023 10:53:59